Süheyl Donay, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, Cilt 50, Sayı 1-4, 1984, 213 – 238.
Ülkemizde bankacılığın bir meslek olarak kuruluşu ve gelişmesi, diğer ülkelere göre çok yenidir. Gerçekten bankacılığın tarihsel kökeni birçok ülkelerde 16. asra dayandığı halde, ülkemizde ancak yüz yıllık bir geçmişi vardır.
Bankalar Kanununda yer alan suçları iki ana grupta tasnif edebiliriz. Birinci gruba giren suçlar bankanın kuruluş evresinde söz konusu olmaktadır. İkinci grup suçlar ise bankanın faaliyete geçmesinden sonra ve bu faaliyetlere ilişkin olanlardır.
Bankalar Kanununda yazılı suçlar takibi şikâyete bağlı olmayıp, resen kovuşturulan suçlardandır. Bununla beraber bu suçlar nedeni ile takibat yapılabilmesi için Maliye Bakanlığınca C. Savcılığına bir müzekkere yazılması gerekir. Bu müzekkere yazılmadan savcılık kendiliğinden kovuşturmaya geçemez. Bunun temel nedeni ise Bankalar hakkında gerekli gereksiz dava açılmasını engellemek ve böylece bankanın itibarını sarsmamak olmuştur.